ALLAH'A YAKLAŞTIRACAK VESİLELER ARAYIN
" Ey iman edenler, Allah'tan korkup-sakının ve (sizi) O'na (yaklaştıracak) vesile arayın; O'nun yolunda cihad edin, umulur ki kurtuluşa erersiniz." (Maide Suresi, 35)
Cenab-ı Allah'ın buyurmuş olduğu yukardaki Ayet-i Kerime bir müminin hayat çizgisini belirleyecek çok önemli bir emir vermektedir. Zira bir müminin hayatı boyunca yaptığı herşeyin sadece Allah'ı razı edebilmek ve O'na yakınlaşmak amacıyla olması gerekir.Allah'a yakınlaşmanın, O'nun kadrini geriği gibi taktir edebilmenin ise Cenab-ı Hakk'ın izniyle bir çok yolu vardır.
Kişinin yakinini arttıracak samimi bir çaba içinde olması için çok güçlü bir Allah korkusuna ve Allah korkusuyla köklenmiş bir vicdana sahip olması gerekir. Cenab-ı Hak bizlere infak etmenin kişinin korkusunun artmasına vesile olacağını buyurmuştur. Zira müminler daha en baştan hem canlarını hem de mallarını infak etmişler, dünyadan geçerek tam bir teslimiyetle Allah'a yönelmişlerdir. Elbette infak sadece maddi şeylerle sınırlı bir kavram değildir. Kuran-ı Kerim bizlere emeğini infak eden müminlerden bahsetmektedir. Bir müminin mal olarak yaptığı infakın yanında tüm gününü Allah'ı razı edecek amellerle geçirmesi, diğer müminlere hayır ve güzellik sunması, İslam ahlakını anlatması ve asıl olarak o ahlakı an an uygulayarak hem diğer müminlere hem de İslam ahlakını bilmeyenlere hal vermesi de emeğin infakıdır. Ve samimi müminlerin Allah'a yakınlaşmak için yaptıkları fiili dualarıdır. Çünkü bir güzellik sunmak için mutlaka bir çaba gerekir. Hiç bir güzellik kendiliğinden oluşmaz. Sözgelimi müminlerin bulunduğu bir yeri düzenli ve iç açacak şekilde tutmak, onlara orda sıcak ve nezih bir ortam hazırlamak, geldiklerinde güler yüzlü, nazik, itidalli bir tavır göstermek, bilmeyenlere İslam ahlakını anlatmak, İslam ahlakının gereklerini yaşayarak diğer müminlere hal vermek, tek tek emek gerektirir. Daima hayır düşünmek, düşündüklerini uygulamak vegüzellik sunmada sabırlı olmak her biri Allah'a yakınlaşmaya birer vesiledir.
Elbette Şeytan bunları zor göstermek ister, oysa tek amacı Allah'a yakınlaşmak olan ve sürekli kendilerine Allah'ı razı etmek için vesileler arayan müminler, ömürleri boyunca büyük bir kararlıklıkla salih amel arayışı içinde olurlar. Bu sebeple mümin bir dakikasını bile boşa geçirmez. Sürekli Allah'ı zikreder, Allah'ın büyüklüğünü, dünyanın geçiciliğini, ölümün yakınlığını sık sık hatırlatır. Bundan dolayı geçici bir hayatın önemi olmadığını ve Hesap gününde insanın sadece hayır olarak işlediklerini karşısında bulacağını unutmaz ve beraber olduğu müminlere de unuturmaz. Ancak anlatılan şeylerin etkili olabilmesi kişinin anlatıklarını tam olarak yaşamasıyla olur. Bir kişi dünyanın geçiciliğini anlatıp en ufak bir olayda endişeye kapılırsa, dürüstlüğü anlatıp, yalan söylerse, fedakarlığı anlatıp, bencillik veya cimrilik yaparsa, anlattıkları karşısındaki kişiye hiç bir fayda getirmeyebilir. Herşeyden önemlisi Allah'ın istediği güzel ahlakı kişinin kendisinin yaşamasıdır. Söylenen güzel sözlerin Allah katında kabul görmesi ise, konuşulan şeylerin hayata geçirilmesiyle yani salih amel ile mümkün olur.
Üstelik bir müminin İslamın kendisine emrettiği güzel tavrı ömrü boyunca sürekli arttırarak sabırla devam ettirmesi gerekir. Çünkü Allah katında değerli olan sürekli işlenen salih amellerdir. Ve bir mümin ancak bu şekilde Allah'tan bir güzeliği ve yakınlaşmayı umabilir.Her sabah yeni bir güne şeytandan Allah'a sığınarak, hamd ederek, Rabbinin büyüklüğünü düşünerek başlayan mümin devamlı kendi içinde bir hesap içindedir. An an kendini ölçer yapabileceğinin en iyisi ve en fazlasını yapıyor mu yoksa o anda daha iyisini yapma imkanı var mı diye arayış içinde olur. Samimiyetini, şevkini, sabrını, tevazusunu, her an ölçer. Sabırlıysa bir gün öncekinden daha sabırlı, şevkliyse daha şevkli, tevazuluysa daha tevazulu olur. Birgün önce bir kişiye İslam ahlakını anlattıysa ikinci gün iki iki kişiye anlatır üçüncü gün daha çok kişiye anlatabilmek için yollar arar. Her gittiği yerde Allah'ın dinini ve müslümanları temsil eden bir insan olduğunu unutmaz. Üstündeki büyük sorumluluğa layık olabilmek ve halle tebliği yapabilmek için kendisini geliştirir.Zira Üstad'ında belirtiği gibi ehli hal ehli kal'den daha etkilidir. Kendisiyle beraber olan insanların maddi veya manevi hiçbir rahatsızlık duymamasını, aksine kendisiyle beraber olmayı arayacak kadar rahat etmesine özen gösterir. Böylece Kuran ahlakını bilmeyen bir insana daha hiç bir şey anlatmadan. dini sevdirmiş ve onu bu ahlakı yaşaması için özendirmiş olur. Kimseye göre tavrını ayarlamaz. Heryeri Allah'ın sarıp kuşattığını, Allah'ın gizlinin gizlisini bildiğini unutmadan her an samimi ve en güzel tavrı koyar. Bunları yaparken devamlı Allah'a sığınır, yaptıklarını kabul etmesi için dua eder. Yapılan iyliklerin hidayetini ve Rabbine yakınlaşmaya sebep kılınacağını umar. Ve Allah'ın izniyle mutlaka karşılığını alır.
Allah-u Teala Kuran-ı Kerim'de kendisine yakınlaşmak için sürekli iylikte bulunan bir çok peygamberin örneğini vermiştir. İylikte bulunan bu mübarek insanların Cenab-ı Hak hidayetlerini arttırmış, onları çok çeşitli armağanlarla ödüllendirmiştir. Allah-u Teala'ının iyilikte bulunanların hidayetini arttırdığını bildirdiği ayetlerden bir tanesi Maide Suresi'nin, 84. Ayet-i Kerime'sinde şu şekilde geçmektedir.
" Ve ona Ishak'ı ve Yakub'u armağan ettik, hepsini hidayete eriştirdik; bundan önce de Nuh'u ve onun soyundan Davud'u, Süleyman'ı, Eyyub'u, Yusuf'u, Musa'yı ve Harun'u hidayete ulaştırdık. Biz, iyilik yapanları işte böyle ödüllendiririz." (Maide Suresi, 64)
Kuran Ahlakı Kategorisi -Dergi Yazıları-
- "TABİYYUN" HASTALIĞI
- BAŞÖRTÜSÜNE YANLIŞ ANLAMLAR VERİLMEMELİ
- BEDDİUZZAMAN'I YAKINDAN TANIMAK
- BEDDİUZZAMAN'IN MÜMİNLERE VASİYETİ; ÜMİTVAR OLUNUZ...
- BEDİÜZZAMAN'DAN GERÇEK MERHAMET ÜZERİNE BİR DERS
- BEDİÜZZAMAN'IN AİLEYE VE EĞİTİME VERDİĞİ ÖNEM
- GÜÇLÜ BİR İRADENİN ÖNEMİ
- HAYATININ HER ANIYLA MÜSLÜMANLAR İÇİN ÖRNEK BİR İNSAN: BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ
- HZ. MUHAMMED'İN (SAV) GÜZEL AHLAKI İNSANLAR İÇİN EN GÜZEL ÖRNEKTİR
- İMAN EDEN İNSAN ÖFKEDEN SAKINIR
- İNSANLARDAKİ MANEVİ BOŞLUĞUN ALTINDA YATAN GERÇEK NEDEN
- KIYMETTAR BİR İBADET: TEFEKKÜR
- MANEVİ BOŞLUK İNSANI ÇOK BÜYÜK BİR YIKIMA SÜRÜKLER
- MÜBAREK RAMAZAN AYI VE DUANIN ÖNEMİ
- MÜMİN ERKEKLER VE MÜMİN KADINLAR BİRBİRLERİNİN VELİLERİDİR
- MÜMİNLERİN DEĞERLİ BİR REHBERİ: SÜNNET-İ SENİYE
- MÜMİNLERİN ÜSTÜN AHLAKI
- O, BİR "SİRAC-I HAKİKAT" (HAKİKAT NURU)DUR
- RAMAZAN AYININ VE ORUCUN HİKMETLERİ
- SONBAHARIN HİKMETLERİ ÜZERİNE
- YÜKSEK AHLAKİ DEĞERLERE SAHİP ÇIKAN GENÇ NESİL BİR ÜLKENİN GELECEĞİNİN TEMİNATIDIR
- ZAHİRİ MUSİBETLER ALTINDA ÇOK TATLI NETİCELER VAR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder