İNKARCILARA İSABET EDEN AZAP ÇEŞİTLERİ - 4
Dünya tarihi boyunca Allah'a ve elçisine itaat etmeyen ve bu sebeple Allah'ın verdiği çok çeşitli cezalarla karşılık gören bir çok kavim olmuştur. Bu kavimlerin haberlerini bize Kuran şu şekilde verir.
"Firavun (kavmi), ondan öncekiler ve yerle bir olan şehirler (halkı da hep) o hata ile (tarih sahnesine) geldiler. Böylece Rablerinin elçisine isyan ettiler. Bu yüzden onları, şiddeti gittikçe artan bir yakalayışla yakaladı." (Hakka Suresi, 9-10)
Her kavim Rabbin örneksiz yaratan sıfatının ayrı bir tecellisi olarak birbirinden farklı karşılıklar görmüştür. İşte üç gündür arka arkaya üzerinde durduğum azap çeşitlerinden diğerleri şunlardır.
ZENGİNLİKLERDEN YOKSUN BIRAKILIRLAR
Kuşkusuz Allah'ın inkar edenlere dünyada verdiği en büyük azaplardan biri onların mallarına, zenginliklerine bir yıkım gelmesidir. Cahiliyenin dünyada en değer verdiği şeylerinden biri malıdır. Hatta çoğu malını canından bile çok sever. Bu nedenle Allah, ibadet etmek yerine malını ilah edinen, malı kazanmak veya harcamak için Allah'ın rızasını gözardı ederek harama uyan, enaniyetine kapılan kavimlere hakettikleri karşılığı tam olarak verir. Bu karşılıklardan biri büyüklenmelerine neden olan dünya metalarının ellerinden tamamen alınmasıdır. Kur'an-ı Kerim bir çok ayetinde kavimlere ya da kibirlenen inkarcılara verilen bu azaptan bahseder.
Allah-u Teala'nın bu konu ile ilgili olarak örnek verdiği kavimlerden bahseden ayetlerden bazıları şunlardır:
"… Firavun ve kavminin yapmakta oldukları ve yükselttiklerini (köşklerini, saraylarını) da yerle bir ettik. (Araf Suresi 137)
" (Halkı) Zulmediyorken yıkıma uğrattığımız nice ülkeler vardır ki, şimdi onların altları üstlerine gelmiş ıpıssız durmakta, kullanılamaz durumdaki kuyuları (terkedilmiş bulunmakta), yüksek sarayları (çın çın ötmektedir)." (Hac Suresi 45)
"Onlar nice bahçeler ve pınarlar terketmişlerdi; (Nice) Ekinler, güzel konaklar, Ve içlerinde 'sevinç ve mutluluk içinde' yaşadıkları nimetler, İşte böyle; Biz bunları başka bir kavime miras olarak verdik. (Duhan Suresi 25, 28)
Kur'an da bu konuya örnek olarak verilen örneklerden birisi de Kalem suresinde geçer. Bahçe sahipleriyle ilgili olarak geçen kıssa şu şekilde buyrulmuştur: Allah'a karşı kibirlenen, zengin, bol ürün veren, görkemli bir bahçeye sahip olan bahçe sahipleri bu enaniyetleri neticesinde olağanüstü bir yıkıma uğramışlardır. Bahçelerini sahiplenen, ellerindeki zenginlikten fakirlerin yararlanmasını istemeyen bu insanların sahip oldukları bahçe onların haberi dahi olmadan bambaşka bir bahçeye dönüştürülmüş, ürünleri kesatlaştırılmış ve acı bir ılgınla azap pekiştirilmiştir. Görkemli bahçe öylesine büyük bir helaka uğramıştır ki, bahçe sahipleri kendi bahçelerini tanımayarak yollarını şaşırdıklarını ve başka bir yere geldiklerini düşünmüşlerdir. İşte bu Allah'ın helak gücünün ve azabının ne kadar korkunç olabileceğinin bir göstergesidir. Kur'an bahçe sahiplerinin mallarına gelen bu yıkımı ve uğradıkları dehşeti şu ayetleri ile haber verir:
"Fakat onlar, uyuyorlarken, Rabbin tarafından dolaşıp-gelen bir bela' onun üstünü sarıp-kuşatıverdi. Sonunda (bahçe) kökünden kuruyup-kapkara kesildi. (Kalem Suresi 19-20)
" Ama onu görünce: "Muhakkak biz (gideceğimiz yeri) şaşırmışız" dediler. Hayır, biz (her şeyden ve bütün servetimizden) yoksun bırakıldık." (Kalem Suresi 26-27)
" Ancak onlar yüz çevirdiler, böylece biz de onlara Arim selini gönderdik. Ve onların iki bahçesini, buruk yemişli, acı ılgınlı ve içinde az bir şey de sedir ağacı olan iki bahçeye dönüştürdük. (Sebe Suresi 16)
Cenab-ı Allah, gönderdiği Arim seli ile son derece bereketli olan bu bahçeleri tamamiyle farklı bir yere dönüştürmüştür. Ve bu şekilde onları büyük bir belaya uğratılmıştır. Şüphesiz malını ilah edinen Allah 'a bununla şirk koşan her kavim böyle bir yıkımı hak etmiştir. Allah her kavmi kendi günahının karşılığı ile kuşatmıştır.
KULAKLARI PATLATAN BİR KASIRGAYA TUTULDULAR
Allah (c.c.) iman etmeyen toplulukların başına kendi durumlarını anlamaları ve korkup sakınmaları için bu belaları göndermektedir. Azap çok rahmetli ve bağışlayıcı olan Allah tarafından belirli aralıklarla ve giderek artan bir şekilde gelmektedir. İnsanların düşünüp öğüt almaları ve Allah-u Teala'ya itaate yönelmeleri için Allah böylesine merhametli bir yöntem izlemektedir. Zira küfür son derece azgındır. Ve hem kendisine, hem zavallı aciz çocuklar, kadınlar ve erkeklere hem de müminlere zulmüyle zarar vermektedir. Bu nedenle inkarında ısrarlı davrandığında ve uyarılara kulak vermediğinde yıkıma uğramayı hak eder. Allah (c.c.) azgınlıkta bu raddeye gelen kavimlere sonunda dayanamayacakları bir azap vererek onları yeryüzünden silmiştir. Kur'an'da kavmin sonunu getiren bir azap olarak gönderilen şiddetli bir kasırgadan bahsedilir.
"Biz, o uğursuz (felaket yüklü ve) sürekli bir günde üzerlerine 'kulakları patlatan bir kasırga' gönderdik. İnsanları söküp atıyordu; sanki onlar, kökünden sökülüp-kopmuş hurma kütükleriymiş gibi. (Kamer Suresi 19-20)
Allah'ın yıkım amacıyla gönderdiği kasırga, insanları ayette belirtildiği gibi "hurma kütükleri gibi "söküp atan, kulakları patlatan bir kasırga" dır. Böyle bir kasırga karşısında insanların asla direnemeyeceği ve kaçıp gizlenemeyeceği de çok açıktır. Allah bir kavmi helak etmek istedi mi onun önüne asla geçilemez.
Bunun yanında kavmi yok edecek kasırganın süresi de insanlara özel olarak azap çektirmek için belirlenmiştir. Öyle ki Allah gönderdiği kasırgayı yedi gece sekiz gün üzerlerine musallat etmiş, ancak bu sürenin bitiminde yıkıma uğramalarını dilemiştir. Ve bu süre zarfında kavim azabın şiddetini tatmıştır. Kur'an'da Ad halkına gönderilen bu kasırga şu ayette geçer:
" (Allah) Onu, yedi gece ve sekiz gün, aralık vermeksizin üzerlerine musallat etti. Öyle ki, o kavmin, orada sanki içi kof hurma kütükleriymiş gibi çarpılıp yere yıkıldığını görürsün. "(Hakka Suresi 7)
Kuran Ahlakı Kategorisi -Dergi Yazıları-
- "TABİYYUN" HASTALIĞI
- BAŞÖRTÜSÜNE YANLIŞ ANLAMLAR VERİLMEMELİ
- BEDDİUZZAMAN'I YAKINDAN TANIMAK
- BEDDİUZZAMAN'IN MÜMİNLERE VASİYETİ; ÜMİTVAR OLUNUZ...
- BEDİÜZZAMAN'DAN GERÇEK MERHAMET ÜZERİNE BİR DERS
- BEDİÜZZAMAN'IN AİLEYE VE EĞİTİME VERDİĞİ ÖNEM
- GÜÇLÜ BİR İRADENİN ÖNEMİ
- HAYATININ HER ANIYLA MÜSLÜMANLAR İÇİN ÖRNEK BİR İNSAN: BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ
- HZ. MUHAMMED'İN (SAV) GÜZEL AHLAKI İNSANLAR İÇİN EN GÜZEL ÖRNEKTİR
- İMAN EDEN İNSAN ÖFKEDEN SAKINIR
- İNSANLARDAKİ MANEVİ BOŞLUĞUN ALTINDA YATAN GERÇEK NEDEN
- KIYMETTAR BİR İBADET: TEFEKKÜR
- MANEVİ BOŞLUK İNSANI ÇOK BÜYÜK BİR YIKIMA SÜRÜKLER
- MÜBAREK RAMAZAN AYI VE DUANIN ÖNEMİ
- MÜMİN ERKEKLER VE MÜMİN KADINLAR BİRBİRLERİNİN VELİLERİDİR
- MÜMİNLERİN DEĞERLİ BİR REHBERİ: SÜNNET-İ SENİYE
- MÜMİNLERİN ÜSTÜN AHLAKI
- O, BİR "SİRAC-I HAKİKAT" (HAKİKAT NURU)DUR
- RAMAZAN AYININ VE ORUCUN HİKMETLERİ
- SONBAHARIN HİKMETLERİ ÜZERİNE
- YÜKSEK AHLAKİ DEĞERLERE SAHİP ÇIKAN GENÇ NESİL BİR ÜLKENİN GELECEĞİNİN TEMİNATIDIR
- ZAHİRİ MUSİBETLER ALTINDA ÇOK TATLI NETİCELER VAR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder